Çeşme’deyken uzun zaman önce aldığım ancak okuma fırsatı bulamadığım Alfonso Signorini’nin “Marilyn: Aşk.. Ölene Dek” adlı kitabını bir solukta bitirdim. Hayatım boyunca hep ama hep Marilyn Monroe’nun hayranı olmuştum. O çok “glam” havasından ziyade gözünden akan hüzün çekerdi beni kendine. Hayatıyla alakalı pek çok şey bilmeme rağmen bu kitap beni sanki onu yeniden tanıyormuşum gibi etkiledi.
Kitabı okurken Salvatore Ferragamo’nun Floransa’daki kendi müzesinde yer verdiği “Marilyn” adlı sergisi aklıma geldi. Bu sergi Floransa’da 28 Ocak 2013’e kadar ziyaretçileri ağırlıyor olacak. Marilyn o beyaz meşhur elbisesi ya da parlak taşlarla süslenmiş, etollerle ve kızların tek dostu dediği pırlantalarla hareketlendirilmiş muhteşem kıyafetleriyle hafızalarımıza kazınmış olsa da aslında günlük hayatında eline ne geçerse onu üstüne giyip çıkan sade ve doğal bir kadınmış. Salvatore Ferragamo tasarımlarına olan aşkı ise tartışılmaz. Bu sergide de Marilyn’in özel hayatında ve filmlerinde giydiği 30 kült Ferragamo tasarımını cam fanuslar içinde görebilirsiniz. Ayakkabı koleksiyonunun yanı sıra Marilyn’in siyah beyaz fotoğrafları ve 50 kıyafeti de müzede sergileniyor.
Sergiden fotoğrafları kitaptan edindiğim bilgiler ile birleştirdim, umarım beğenirsiniz. Haydi biraz Marilyn soluyalım!
Marilyn Monroe Yaz Bekarı’nın çekimlerinde muhteşem beyaz elbisesiyle, Tom Ewell’le beraber Beşinci Cadde’de metro ızgaralarının üzerindeki sahneyi çekiyor. O dönem ikinci eşi beyzbol oyuncusu Joe DiMaggio ile evli. Çekimlerin bir gün öncesinde Joe DiMaggio ile korkunç bir tartışma yaşar ve bu tartışmanın sonunda çekimlerde eteğinin altına iki kat külot giyer. Yine de çekimleri izleyen Joe DiMaggio, halkın Marilyn hakkında konuştuklarını kaldıramayıp onu terk eder, film çekimleri sonunda da boşanırlar. Joe DiMaggio yine de Marilyn’in hayatının en fırtınalı dönemlerinde ona hep destek olmaya devam eder.
Yukarıda; Marilyn yasak aşkı, dönemin ABD Başkanı John F.Kennedy’nin kırk beşinci yaşı onuruna New York Madison Square Garden’da verilecek akşam yemeğinde “Happy Birthday to You” şarkısını söylemek için sahne aldığında ten rengi, 2500 imitasyon elmas ile süslenmiş ve göğüs ve kasık kısmını yirmi kat ipekle kapatan muhteşem kostümüyle. Sahnede kusursuz görünebilmek adına bir hafta boyunca sadece su ve rezene çayıyla beslenir. Sahneye çıktığında gizli buluşmalarının birinde Başkan’ın kendisine hediye ettiği ve içinde JM harflerinin olduğu beyaz vizon etolünü kıyafetinin üstüne alır. Gece muazzam noktalanır, John F.Kennedy “Bayan Monroe benim için Happy Birthday to You şarkısını söylediğine göre artık siyaset hayatından çekilebilirim” der. Bu muazzam akşamın sonunda ise Başkan eşi tarafından siyaset hayatının noktalanması tehdidiyle karşılaştığı için Marilyn’den sonsuza dek uzak kalmaya mecbur kalır.
Marilyn Başkan’dan hiç haber alamamanın verdiği depresyondan kurtulabilmek adına “Something’s Gotta Give”deki başrol teklifine evet der. Sansasyon yaratabilmek adına ilk kez havuzda çıplak poz verir, gazeteciler de yukarıdaki bu fotoğrafı sette çekerler. Ertesi gün manşetlerde Marilyn vardır. Ancak hem bütün gün havuzda kaldığı için, hem de aşk kırıklığı ile Marilyn yine depresyona girer, ateşi düşmez ve bu sebeplerden ötürü sete gidemediğinden 20th Century Fox işine son verir.
İçindeki dev boşluk ve yalnızlık, umutsuz Kennedy aşkı ve kariyerinde yitip giden parıltı, malesef Marilyn’in intiharı ile sonlanır. Kitabı okuduğunuzda onu çok iyi tanıyor ve anlıyor olacaksınız.
Floransa’ya yolu düşecek olanlar bu muazzam sergiyi benim yerime de lütfen gezsin, giden gitmeyen herkes ise mutlaka bu kitabı okusun derim.
While on holiday, I finally had a chance to read “Marilyn: Love Forever” book by Alfonso Signorini. As a huge huge huge fan of Marilyn Monroe, this book was the greatest gift that I bought to myself. Got lost in between the pages, I remembered the “Marilyn” exhibition which takes place in the Salvatore Ferragamo Museum in Florence. You can visit the exhibition until January 28th, 2013. No upcoming plans for me to be in Florence, so the ones that are lucky enough to pay a visit to the Ferragamo Museum, please enjoy your time on behalf of me as well.
Çok güzel bir yazı olmuş.
Happy birthday to you, happy birthday to you.
Happy birthday Mr. President, happy birthday to you.
Thanks, Mr. President for all the things you've done,
The battles that you've won,
the way you deal with u.s steel
And our problems by the ton…
We thank you so much!
Elim kaydı pardon bölük olucak 😀
Ben her zaman için Audrey Hepburncüyümdür… Elizabeth Taylor yada Marilyn Monroe ve benzer seksi ikonlar yerine her zaman kalas gibi göğüsleri olan zarif peri kızını tercih ederim. Ama Marilyn'i de Andy Warhol'un tablosunu da, Bu J.F.Kennedy videosunu da çok severim 🙂
Ben de gecenlerde muzeden bahsetmistim bir alisveris postumda, gecen yada evvelki yaz gitmistik, tekrar gidebilirim bu post ustune : )